1 Nisan 2008 Salı

adı olmayan VIII

-lapa lapa,değilmi
-beyaz beyaz
-üşüdüm-beyazın soğukluğudur
-gece olunca geçermi
-üşümen evet ama titremen değil...



...çok uzun bir sürünmeden sonra ısının düştüğünü hissetti,daha az yakıcıydı alevlerin dışına ulaştığında,bıraktı kendini,bir süre öyle kalmalıydı,neredeyse bütün enerjisini kullanmıştı...ama merak işte fazla dayanamayıp etrafına bakındı...gerçi yanmıştı gözkapakları ve ister istemez görüyordu her yeri...ama bütün görüp görebileceği sadece kızgın küllerdi,her yanda kül vardı...doğrulmayı denedi,yorucu bir uğraş sonunda ayakta durmayı başardı...sarmal ateş hala yükselerek yanmaya devam ediyordu ve onun dışında kalan her yer karanlıktaydı,yada gözleri ateşin ışığından etkilenmişti,görmedi hiçbirşey...ne yana gitmeli diye düşündü,bilemedi.Öylesine adım atmaya başladı,bir yandan da olan biteni anlamaya çalışıyordu...neresiydi burası,neden ve nasıl gelmişti buraya,şimdi ne yapmalıydı...hiç bir soruya cevap veremedi...yürümeye devam etti,aslında yürümek denmezdi buna...başka herhangi bir yaşama dair bir belirti yoktu ortalıkta...alevlerden uzaklaştıkça sessizliğin farkınada vardı,çok ağırdı...belki bir kabus dedi,yok olmuşsa eğer,tek başına olamazdı,mutlaka başka silinenlerde olmalıydı etrafta...o son daikayı düşündü,nasılda umutlanmış ve sevinmişti...bir doğum sancısı sandığı şey aslında yok olmanın verdiği acıymış...anlayamamıştı...ama hala yürüyordu,sürterek toprağa ayaklarını...

Hiç yorum yok: